Lipton Ice Tea'nin rakip kabul etmediği buzlu çay pazarına Fusetea'den sonra şimdi de yerli malı yurdun malı, Türkiye'nin soğuk çayı Didi girmeye çalışıyor... "Lipton Ice Tea olmazsa asla içmem" diyen, Nestea verilince burun kıvıran, Fusetea'ye alışmaya çalışan bir neslin genci olarak, Didi'nin ne kadar zorlu bir rekabet içinde olduğunu anlayabiliyor ve çabalarını takdir ediyorum.
Ama bu reklam da ne?!
Öncelikle, daha eski Didi reklamlarında çıkan teyzeyi ne kadar sempatik bulduğumu, ve teyzenin "Türkiye'nin soğuk çayı" imajına ne kadar uyduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Ama bu reklamda, Ceza ile Teyzeyi yan yana getirerek iki farklı kitleye, gençlere ve yetişkinlere, aynı anda hitap etme çabaları gerçekten başarısız olmuş. İki zıt kutbun birlikteliğine tanık oluyor, teyzenin sempatik hareketlerinde bile bir yapmacıklık sezer hale geliyoruz.
Üstelik, benim gibi Türk rap müziğini Ceza aracılığla tanımış birine bile Ceza'yı değersiz kılan, Ceza hayranlarının da tahminimce pek memnun olmayacağı derecede kalitesiz bir reklam jingle'ı olmuş. O kadar ki, Ceza gibi gerçekten Türkçe rap dendiğinde akla gelen ilk isim olup, MTV Avrupa Müzik Ödülleri'nde En İyi Türk sanatçı seçilmiş birinin böyle bir reklamda yer alması şaşırtıcı. Yanlış anlaşılmasın, Ceza halka karışmasın, televizyona çıkmasın demek istemiyorum. Yalnızca bu jingle'ın kalite bakımından yetersizliği, Ceza'nın kendini bize hatırlatıp ününü tazeleme ihtiyacı içinde olduğunu hissettirdi...
Gelelim jingle'a! Son zamanlarda özellikle sosyal medyada çok yaygın olduğunun farkındayım. Duymaya alışık olduğumuz için popülerleşmiş olabilir ama iyi ve akılda kalıcı bir jingle'ın özelliklerinden olan kafiyeli sözler veya güzel bir melodiden yoksun olduğu için, maalesef uzun vadede unutulmaya mahkum olduğu düşüncesindeyim. Ne şarkı, ne de "ne yersen ye yanında Didi" sloganı kafiyeli değil. Kafiye şart mıdır? Tabi ki hayır, ama olsa fena olmaz hani. Kafiyeli olmayan sloganlarda da genelde çok zekice bir espri olur ama burada onu da göremiyoruz.
Jingle sadece Didi'nin yanında yenebilecek bir yemek listesinden ibaret! Makarna, börek... Başkaları mide şişiriyormuş, gaz yapıyor veya uyutuyormuş falan filan. Tamamen sıradan sözler... "Didi Kana kana iç" kısmına gerçekten herhangi bir itirazım yok ama jingle'ın genelinde herhangi bir kafiye veya ahenkten yoksun oluşu beni çok rahatsız ediyor. Arkadaki "yurdumuzdan ezgiler" melodileriyle yine bir uyum yaratmaya çalışmışlar. Video'daki efektler ve arka plan ise amatör bir projeyi andırıyor...
Son zamanlarda Didi'nin billboard reklamları her yerde! Görmemiş olamazsınız. Bu reklamlarda Ceza, elinde kafasına oranla devasa bir didi tutuyor ve "ne yersen ye yanında Didi" yazıyor. Bu reklamların mavi arka fonu ve Photoshoptan yeni çıkmış hali de onların birer okul ödevine veya mezuniyet fotoğrafına benzemesine sebep oluyor...
Tabi ki bu fikirlerim tamamen özneldir ama fikirlerimin arkasında olduğumu da bilmenizi isterim. Çaykur'un soğuk çay pazarında Lipton'dan pay çalma çabasını takdir etmekle birlikte reklamı maalesef beğenmedim ve Ceza'yı kalitesiz bir jingle seslendirirken gördüğüm için hayal kırıkşığına uğradım. Oysa, "Didi" ile neler neler yapılabilirdi...
Yine de takdir size kalmış, bu reklamı neden beğendiğiniz veya beğenmediğinizn ile ilgili yorumlarınızı bildirmek isterseniz buyrun. "Kana kana için..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder